tanrı, hakkınızı vermeyi tercih etmedi
sadece sözde varlığını göstermeyi sevdi
kendine bir köy kurdu
ve senin gibilerini almadı
dışlanışınızı görmedi kimse
üstelik inanan da olmadı söyleyenlere
köyden vazgeçip de gitmek isteyenlere
-isimsiz izbe köşeler bile-
layık görülmedi
kaçmayı bilmeyenlere diz çöküşler öğretildi
zamanla sessiz itirazlar da kesildi
çünkü tüm çabaları
değersiz köyleri içindi
vazgeçmeyi, bırakmayı bildiğini sananlar
ilk dönemeçte durakladıklarında
arkalarında kalan siluete bakakaldı
yapamam diyenler usulca adımladı o yokuşu gerisin geri
sense;
yavaşlasan da durmadın
yanından eksilenlere aldırmadın
eline koparılıp tutuşturulan 'o' kitabın ilk sayfasıyla
üzerine yapıştırılan mıhla
söken şafağa doğru yürüdün
0 yorum:
Yorum Gönder