Hoş geldin. Sentezler'in yeni halini beğendin mi? İstediğini kolayca bulabilmen için büyük bir düzenleme yaptık.

Cuma, Mayıs 18, 2018

Tanrım, Cevizim

Tanrım, mutluluk ne kötü hastalık
Sanırım bu kederime ait kıskançlık
Ninem gibiyim "Ne hallere kaldık"

Tanrım, kutsalımı benden alma.
Sanırım arzum Pamuk'taki zehirli elma.
Masal değil ki bu, Ortaçağ'dan kalma.

Beni üzmeyin, cevizim
Zaten ağlamaya meyilliyim
Anlamıyorum, kendime mi nefretim

Biricik cevizim, mutluluğu kıskanan yarım,
Öyle bilirim ki sevgi tek kârım.
Bu sebeple gözyaşlarımı hâlâ içimde saklarım.

Tanrım, isyandan uzağım hâlâ
Sanırım yanımdasın, ne âlâ
Değer mi zaten, yarına kim öle kim kala

Tanrım, tek ihtiyacım yeni bir soluk
Sanırım sevgisizlik en büyük yokluk
Öyle ki sevgi var edene kadar hiçbirimiz yoktuk.



Salı, Mayıs 01, 2018

Sessizce soluklan, düşün!
 Yaşaman mümkün, biliyorsun ölmeyeceksin bugün. 
Yavaşla, dikkat et önünde saklı engelin!
 Kalk, yürü cadde başına.
Otur bir bankın kenarına.
 Bekleme birisini, boşluk geleceğine inandığın sülietlerle dolmayacak.
Odaklan seslere, renkli ceketiyle geçti oradan bir gencin yaşlanmış eylemleri. 
 Hisset !
Sonbahar yok yanı başında, mis gibi simit kokusu burnunda.
 Yalan söyleme kendine, içinde martılar uçuşuyor bugün. 
Yapamam sözleriyle kandırma kendini, sivrisinek cızırtısı mı elde ettiklerin?
 Uzaklaşmak değil mi niyetin monotonlaşmış yaşamından?
Kapkara duvarları boya artık!
 Gözlerin renk körü değil senin.
Her rengi hissetmeye meyilli zerrelerin olsaydı da kör gözlerin.
 İnan!
İnanç aksın görevini yerine getirmeye meyilli damarlardan.
 Nabzın şu an farklı atsın.
Bir elma al ağaçtan, büyük bir ısırıkla sulansın ağzın.
 Giy topukluları!
Seç kırmızı bir elbise!
 Koy çantana vicdanını, çıkma yolundan ne virajlar olursa olsun insanı kendinden dönmeye meyilli tutan.
Dudağına kocaman gülümseme, elinde bembeyaz papatyalar...
 Eski kapının cızırtısında durağan sıkıntı,
Ne olursa olsun toprak kokusu dibinde buram buram.
 Yazılarda dolu adlar, hepsine bir miktar çiçekler
İşte karşında büyük harflerle adın,
 Hareketsiz beden yatak olmuş üstündeki umuda açılan kapılara.
Sessizlik hakim geçen yıllardan.
 Ah toprak altı bedenin!
Yılların birikimi dinleniyor için için
 Papatyalar bükülmüş toprağa yakın,
Bırak can bulsun sevgililer.
 Mutlu olsun ebedi sonsuzlukta bedenin,
  Vazgeçme!
 Bir tabutta duruyor bez bebeklerin.


Copyright © Sentezler

Site Sahibi: Melih Elçevik |