Bir hayat yaşadım geride kalanlar. Bana göre uzun, ritüellere göre kısa bir hayat. Keşke daha mı kötü olsaydım? Belki! Fakat kabul edilebilir miydi? Belki! Öyleyse neden olmadım? En başta ben mi kabul etmedim aptallığı yoksa bir dayatmayı kabullenmemek miydi sancım?
Bir hayat yaşadım geride kalanlar. Bilmediğiniz, görmediğiniz, kara kutu bir hayat. Düştüm, kalktım ve düştüm tekrar en sonunda. Düşmeyenleri gördüm, sevindim. Omurgasız karakterindeki gülümsemelerine şahit oldum düşmeyenlerin. Kalkamayanları gördüm, sevindim. O kalkamayanlar tarafından ruhum darp edildi. Örselenmiş umudumla acziyetlerini gidermek istedim. Yenildim. Ben bu dünyanın aslına dönmemeye yeminini gördüm. Acısını göğsümde mıh gibi taşıdığım yenilmelerin en karaktersizi buydu. En çok acıyı da bundan hissettim. Tanrıyla anlaştığımı söylediler. Hatırlamıyor olsam da bugün kendisini bu tek taraflı anlaşmanın en çirkin notlarında basit bir hamleydim, gördüm. Kaldırdıklarım, indirmeye kalktıklarında ellerinden tutanı, bildim, insan nankördü, en az Adem kadar. Hayrına yolculuklar yaptım da, bitti.
Bugün geçen hayatımın son günü.
0 yorum:
Yorum Gönder